16 Aralık 2010 Perşembe

su gibi aziz ol!

Bedenimizin büyük bölümü sudan oluşur, bunu zaten biliyoruz ama hiç düşünüyor muyuz? Susadığımızda bardağa koyduğumuz, yudum yudum içtiğimiz renksiz, kokusuz, hemen hemen tatsız su aslında biziz, hayatımız. Japon bilim adamı Prof. Dr. Masaru Emoto yıllarca su kristallerini fotoğraflayarak yaptığı araştırmalarla su moleküllerinin çevreye, kelimelere, müziğe, dualara verdiği tepkileri gözlemlemiş. Kötü ortamlarda, negatif kelimelerde su moleküllerinin bozuk ve çirkin, güzel ve pozitif durumlarda ise birbirinden güzel şekiller aldığını görmüş. Bulduğu bu mucizevi sonuçlar karşısında suya bakışımızın değişmemesi mucize olur. Yediğimiz içtiğimiz her şeyin bizi etkilediğini, birer parçamız olarak bizle kaldığını düşündüğümüzde içtiğimiz bir yudum suyu bile hafife alamayız. Hele ki o suyu ve dolayısıyla kendimizi bir kelimeyle bile etkileyebilecek gücümüz de varsa en güzelini içelim, en güzeli olalım.


Günün ödevi: Bugün içtiğin her bir yudum suya sevgini gönder. İçmeden önce bardağa sessizce ama içtenliğinle şöyle de "Bana şifa olduğun için sana teşekkür ederim" ve içtiğin her yudumu hisset, suyun ağzına doluşunu, yumuşacık dilinden kayıp bedenine karışışını hisset. Göreceksin ki suyun tadı bile daha güzel olacak. Sen de kendini her bir hücrende çok daha güzel hissedeceksin.
Ve işte "Teşekkür" kelimesinin oluşturduğu güzel bir su kristali....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder